mikhail bakunin, 19. yüzyılın önemli anarşist düşünürlerinden biridir. siyasi teorisi ve pratik uygulamalarıyla özgürlükçü bir toplumun mümkün olduğunu savunan bakunin, devletin ve otoritenin insan özgürlüğünün önündeki en büyük engel olduğunu iddia etmiştir.
bakunin'in siyasi teorisi, devleti tamamen ortadan kaldırarak bireysel özgürlükleri ve toplumsal eşitliği sağlamayı hedeflemektedir. ona göre devlet, sınıf ayrımlarını ve baskıyı sürdürmek için var olan bir kurumdur. devleti ortadan kaldırmanın tek yolu ise kolektif eylemle gerçekleştirilebilir.
bakunin'in siyasi teorisinde merkezi bir yer tutan kavramlardan biri de federalizmdir. federalizm, yerel yönetimler arasında güç paylaşımını savunan bir sistemdir. bakunin'e göre federalizm, merkeziyetçilikten kaynaklanan otoriteyi azaltacak ve insanların doğrudan katılımını sağlayacaktır.
pratik uygulamalarına gelince, bakunin aktif olarak çeşitli isyanlara katılmıştır. özellikle 1871 paris komünü'nde etkili olmuştur. paris komünü, işçi sınıfının öz yönetimini hedefleyen bir harekettir. bakunin, bu hareketin devrimci potansiyelini görmüş ve desteklemiştir.
bakunin'in siyasi teorisi ve pratik uygulamaları, onun anarşist düşüncelerinin temelini oluşturur. ona göre insanlar doğal olarak özgürdür ve herhangi bir otoriteye boyun eğmek zorunda değildir. devlet gibi merkezi otoriteler, bireysel özgürlükleri kısıtlar ve toplumsal eşitsizlikleri derinleştirir.
ancak bakunin'in siyasi teorisi eleştirilere de maruz kalmıştır. eleştirenler, devletin tamamen ortadan kaldırılmasının kaos yaratabileceğini savunmuşlardır. ayrıca federalizmin de etkin bir şekilde uygulanmasının zor olduğunu iddia etmişlerdir.
mikhail bakunin'in siyasi teorisi ve pratik uygulamaları anarşist düşünceye önemli katkılarda bulunan unsurlardır. devleti ortadan kaldırarak bireysel özgürlükleri sağlamayı hedefleyen bu teori, toplumsal eşitlik ve adalet arayışında önemli bir rol oynamaktadır. ancak tartışmalara da yol açan bu düşünce sistemi, uygulanabilirliği konusunda farklı görüşlere sahiptir.
