EKOLOJİK KRİZİN KÖKENLERİ - ÇEVRE SORUNLARINA MARKSİST BAKIŞ AÇISI

ekolojik kriz, günümüzde dünya genelinde ciddi bir tehdit oluşturan ve insanlığın varlığını sürdürebilmesini tehlikeye atan bir durumdur. bu krizin kökenleri, kapitalist sistemde yatmaktadır. çevre sorunlarına marksist bakış açısıyla baktığımızda, bu krizin temelinde üretim ilişkilerinin ve sermaye birikiminin doğaya verdiği zararın yattığını görebiliriz.



kapitalist sistem, kâr odaklı bir yapıya sahiptir ve sürekli büyüme üzerine kuruludur. bu durum ise doğal kaynakların aşırı tüketimine yol açmakta ve çevreye zarar vermektedir. endüstriyel üretim sürecinde kullanılan kimyasallar, atıkların kontrolsüz boşaltılması, ormansızlaşma gibi etmenler doğanın dengesini bozmakta ve ekosistemleri tahrip etmektedir.

marksist perspektiften bakıldığında, kapitalizmin temel amacının kâr elde etmek olduğu görülür. bu da şirketlerin çevre koruma önlemlerini göz ardı etmelerine neden olmaktadır. ayrıca sermayenin küreselleşmesiyle birlikte doğal kaynakların sömürülmesi de artmıştır. örneğin; çok uluslu şirketlerin gelişen ülkelerdeki ormanları yok ederek hammadde elde etmesi veya kirli sanayi atıklarını bu bölgelere boşaltması gibi uygulamalar ekolojik krizi derinleştirmektedir.

çözüm olarak ise marksist yaklaşıma göre kapitalist sistemin değiştirilmesi gerekmektedir. üretim ilişkilerinin yeniden düzenlenmesi ve sürdürülebilir bir ekonomik modelin benimsenmesi gerekmektedir. doğanın sadece insanlar için değil gelecek nesiller için de korunması gerektiği bilinciyle hareket edilmeli ve çevreye duyarlı politikalar uygulanmalıdır.

sonuç olarak; ekolojik krizin kökenleri kapitalist sistemin yapısında yatmaktadır ve bu soruna kalıcı çözüm bulabilmek için marksist bakış açısından faydalanmak önemlidir. sermaye odaklı politikalardan vazgeçilerek doğaya saygılı bir yaşam tarzının benimsenmesi gerekmektedir.