MİKHAİL BAKUİNİN’İN DEMOKRASİ ALGISI VE ELEŞTİRİLERİ

mikhail bakunin, 19. yüzyılın önemli düşünürlerinden biri olarak anarşizmin önde gelen isimlerinden biridir. bakunin'in demokrasi algısı ve eleştirileri, onun devlet karşıtı ve anti-otoriter felsefesinin temel taşlarından birini oluşturur.



bakunin'e göre, demokrasi sadece egemen sınıfların iktidarını meşrulaştıran bir araçtır. ona göre, demokratik sistemlerde bile gerçek iktidar aslında zengin ve güçlü azınlıkların elindedir. bu nedenle bakunin, demokrasinin sadece sözde eşitlik ve özgürlük sağladığını savunmuştur.

bakunin'in eleştirileri genellikle temsilî demokrasiye yöneliktir. ona göre, seçilmiş temsilciler halkın gerçek isteklerini yansıtmazlar ve kendi çıkarları doğrultusunda hareket ederler. bu da halkın gerçek katılımının engellenmesine yol açar ve oligarşiye zemin hazırlar.

bakunin'in alternatif olarak önerdiği sistem ise doğrudan demokrasidir. doğrudan demokraside herkes eşit şekilde katılım sağlar ve kararlara doğrudan etki edebilir. böylece hiyerarşi ortadan kalkar ve her birey kendi yaşamını şekillendirme hakkına sahip olur.

ancak bakunin'in bu idealist yaklaşımının pratikte uygulanması oldukça zordur. toplumların karmaşıklığı ve büyüklüğü düşünüldüğünde doğrudan demokrasinin işlevselliği tartışmalıdır.

mikhail bakunin'in demokrasi algısı ve eleştirileri devlet karşıtı felsefesinin bir parçasını oluşturmaktadır. ona göre gerçek özgürlük ancak devletsiz bir toplumda mümkündür ve bu da ancak doğrudan demokrasi ile sağlanabilir.