mikhail bakunin, 19. yüzyılın önemli düşünürlerinden biri olarak anarşizmin öncülerinden biridir. rus asıllı olan bakunin, anarşizm felsefesini geliştirmiş ve yaygınlaştırmıştır. anarşizm, devlet otoritesine karşı çıkarak bireylerin özgürlüklerini savunan bir ideolojidir.
bakunin'in felsefesi, insanların doğuştan özgür olduğunu ve herhangi bir otoriteye boyun eğmek zorunda olmadığını savunur. ona göre devlet ve diğer otoriter kurumlar insanların özgürlüklerini kısıtlamaktadır. bu nedenle bakunin, devleti tamamen ortadan kaldırarak toplumsal ilişkilerde hiyerarşiye dayalı yapıları reddeder.
bakunin'e göre toplumda adalet ancak eşitlikçi ve dayanışmacı ilişkilerle sağlanabilir. devlet gibi merkezi otoriteler yerine bireyler arasında doğrudan demokratik karar mekanizmalarının oluşturulması gerektiğini savunan bakunin, böylece herkesin söz hakkına sahip olduğu bir toplum düzeninin mümkün olduğunu iddia eder.
anarşist felsefenin temel prensiplerinden biri de işçi sınıfının kurtuluşudur. bakunin, kapitalist sistemin işçileri sömürdüğünü ve bu nedenle işçi sınıfının kendi kurtuluşunu sağlaması gerektiğini savunur. ona göre işçiler, örgütlenerek ve dayanışma içinde hareket ederek kapitalist sistemi yıkabilirler.
bakunin'in felsefesi aynı zamanda uluslararası bir boyuta da sahiptir. ona göre devletler arasındaki savaşlar, halkların ezilmesine ve sömürülmesine yol açar. bu nedenle bakunin, uluslararası dayanışmanın önemini vurgular ve tüm insanların eşitlikçi bir dünyada yaşama hakkına sahip olduğunu savunur.
mikhail bakunin'in anarşizm felsefesi, bireylerin özgürlüklerini korumak için devlet otoritesinin ortadan kaldırılması gerektiğini savunan önemli bir düşünce sistemidir. insanların doğuştan özgür olduğunu ve hiyerarşiye dayalı ilişkilerden kaçınılması gerektiğini vurgulayan bakunin, toplumsal adaletin ancak eşitlikçi ve dayanışmacı ilişkilerle sağlanabileceğine inanır. ayrıca işçi sınıfının kurtuluşu için mücadeleye de önem veren bakunin, uluslararası dayanışmanın da gerekliliğini vurgular. bu nedenle bakunin, anarşizm felsefesiyle birlikte insanların özgür ve eşitlikçi bir dünyada yaşama hakkına sahip olduğunu savunur.
