YALANIN SİYASETİ - YALIN ALPAY

"gazetecilerin ardından ekonomide hakikatin önemsizleştirilmesini destekleyen bir şekilde markalaşma, yeni kategorilere ayrılmış 'yaratıcı endüstriler'in temel faaliyet alanı olmuştur. 'marka' olarak isimlendirilen efsanevi düşünce, büyülü bir sistem oluşturarak hızla büyümüş ve oluşturduğu gelirleri katlamıştır. marka, etiketlediği ürünlerin, onu tüketen kişiye farklı kazanımlar, itibar ve statü getireceğine yönelik ikna edilmiş kitleler yaratarak, bant üretiminden kat kat fazla gelir ve zenginlik üretme becerisine ulaşmıştır. hakikat olan üretim, hakikatin önemsizleştirilmesi olan ise marka olmuştur. hakikatin önemsizleştirilmesin ürünü olan marka, hakiki üretime göre onlarca kat fazla kar getirmekte ve dahası marka ürünleri de saygın ve rol model kişilere dönüşmektedir. toplum hakikate değil, hakikati önemsizleştirene talep göstermiştir."

yalın alpay'ın anlattığı bu model ekonomi ve iktisatta 'marjinal fayda' olarak geçer. benim de en çok ilgimi çeken konulardan birisidir. ancak burada biraz acımasız olduğunu düşünüyorum. marka her zaman hakikati önemsizleştirmez. bir marka statünün dışında ayrıca güven verir.

ikinci olarak güvenin dışında kalan statüyle ilgili marjinal fayda da, kendisi hakikatin önemsiz hali olmasına rağmen yeni hakikatler yaratır. yani topluluk içindeki statünüz gerçekten yükselir. burası biraz ilginç bir konu, ama açıklanamaz da değil. buradaki mekanik benim 'tanrılar ve sayılar' isimli yazımda anlattığım bilgi ve bilginin taşınması diyalektiğine uygun olarak ilerler


yalanın siyaseti eseri hakkında sen de alıntı paylaşmak istiyorsan şimdi kaydol.


kitap alıntısı. yalanın siyaseti - yalın alpay - serdarrah